ABDULLAH BABA (K.S) HAZRETLERi’NiN DERViSLERiNE TAVSiYESi
Derviş sürekli abdestli dolaşmalı “Abdest mü’minin silahıdır.” Sizi adım adım takip eden “apaçık bir düşman”ın (şeytan ve nefs) varlığında silahsız dolaşmayınız. Bunu tabiat haline getiriniz. Resûlu’llâh salla’llâhu aleyhi ve selem buyuruyor ki “Benim ümmetim Kıyamet gününde (bedenlerindeki) abdest asarından dolayı yüzü nurlular, elleri, ayakları segililer diye (mevkıf-i hesaba veya mizan başına) çağrılacaklardır” buyurmuştur.
Başka bir hadisi şeriflerinde Efendimiz (S.A.V) “Abdestli olarak ölen, ölüm acısı çekmez. Çünkü abdest îmânlı olmanın alâmetidir. Namazın anahtarı, bedenin günâhlardan temizleyicisidir.
“Müslüman abdest alınca, günâhları kulağından, gözünden, elinden ve ayağından çıkar. Oturunca, mağfiret olunmuş olarak oturur.”
“Amellerin en hayırlısı namazdır. Abdeste devam edenler, ancak mü’minlerdir. Mü’min gündüz abdestli olmalı, gece de abdestli yatmalıdır. Böyle yapınca, Allahü teâlânın korumasında olur. Abdestli iken yiyip, içenin karnındaki yemek ve su zikreder. Karnında kaldıkları müddetçe, onun için istiğfâr ederler. Abdestli dolaşmak bu kadar önemlidir kardeşlerim.
İkincisi derviş seherde uyanık olur sabah namazını kılar arkasından Allah’ı zikreder, güneş doğduktan kırk beş dakika sonra işrak namazını kılar Peygamber Efendimiz; Her kim ki, cemaatle sabah namazını kılar, (namazdan) Sonra güneş doğuncaya kadar (cemaatle veya tek olarak) zikrullah yapar, bundan sonra da iki rekât namaz kılarsa; onun için tam bir hac ve umre sevabı vardır. Tam bir hac ve umre sevabı vardır. Tam bir hac ve umre sevabı vardır. (Tirmizi)buyurmuşlardır, işte derviş bunu da yapar.
Daha sonra işine veya okuluna gitmek için evden çıkar dışarı çıktığında dünya kelamı etmeden hemen derhal yedi ayet-el kürsi, okur birincide sağ tarafına, ikincide ön tarafına, üçüncüde sol tarafına, dördüncüde arka tarafına, beşincide göğe, altıncıda yere üfürülecek, yedinciyi de okur içine çeker. Daha sonra besmele ile işine koyulur Allah’tan hayırlı helal rızık temennisi ile işine başlar dili daima Allah’ı zikreder. Güler yüzlü, tatlı dilli olur insanları incitmez, hatalarını aramaz ayıplarını örtücü olur.
Vakti var ise sabah saat 9–10 gibi 4 rekat duha namazı kılarPeygamberimiz (S.A.V); “Duha namazına ancak evvab (kendini Allah’a adayan) kişi devam eder” (Taberani)buyurmuştur.
Öğle namazının son iki rekât sünnetini dört rekât olarak kılar. Çünkü öğle ve yatsı namazının son sünnetlerini iki rekâttan dört rekâta tamamlamak müstehabdır.
“Kim Öğleden önce dört öğleden sonrada dört rekât namaza devam ederse Allah (cc) muhakkak onu ateşe haram kılar.”(sünen ashabı)
Akşam namazından sonra altı rekât Evvabin Namazına devam eder
“Kim akşam namazından sonra altı rekât namaz kılarsa denizköpüğü kadar olsa bile günahları bağışlanır.” (Taberani)
Yatsı Namazının son iki rekât sünnetini dört rekât olarak kılar. Zira Yatsı namazının son iki rekâtını dörde tamamlamak müstehabdır. (sünen ashabı)
“Öğlenin farzından önce kılınan dört rekât, yatsının farzından sonra kılınan dört rekât namaz gibidir. Yatsıdan sonra kılınan dört rekât namaz, Kadir gecesinde kılınan dört rekât namaz sevabına eşittir.” (Taberani)
Derviş gece yatmadan önce iki rekât namaz kılar ve daha sonra Peygamber (sav) Efendimiz’in sünnet-i seniyyesi üzere yatağına yatmadan şu duaları okur:
Üç defa Kevser
Üç defa İhlâs-ı şerif
Üç defa Felak suresi
Üç defa Nas suresi
Bir defa Fatiha-i şerife
Bir defa da Ayetel kürsi okur; vücudunu mesh eder
Otuz üç defa Subhanallah,
Otuz üç defa Elhamdülillah,
Otuz dört defa Allah-ü Ekber, deyip sağ tarafına döner, ayaklarını toplar ve Allah’ı zikrederek yatar.
Derviş geceleyin kalkarak Teheccüd namazını eda eder. Teheccüd namazının ardından sabah namazına kadar zikrullah ile meşgul olur.
“Gece namazı kılmalısınız. Çünkü bu sizden önceki salihlerin âdetidir. Zira gece namazı kişiyi Allah’a yaklaştırır, günahlardan alıkor. Kötülüklere kefarettir. Bedenden hastalıkları giderir.” (Tirmizi)buyurmuştur.
Derviş farzları yerine getirdikten sonra nafileler yoluyla yakınlık yoluna girer “…onun işiten kulağı, gören gözü, tutup yakalayan eli… Olurum.” deniliyor. Evet, bu ifadeler bir manada müteşâbih olsa da, hadiste nafileler yoluyla daha derince bir yakınlığa ulaşmanın mümkün olduğu vurgulanıyor.
Bu husus, nafilelerin “cebrenlinnoksan” (eksikleri kapama, yarayı sarma) vazifesi görmeleri itibarîyledir. Yani farzlarda eksiği, kusuru olan insan; nafilelerle onu telafi ettiği için, farzlarla arzulanan netice, nafilelerle elde ediliyor. Öyleyse, ana atkılar yine farzlardır. Nafileler ise; onların üzerindeki dantelâ gibi işlenmiş nakışlar…
Bunun haricinde derviş sıkıntılı olduğunda Allah’a yönelmelidir. İki rekât namaz kılmalıdır. Sabır ve namaz bütün sıkıntıların ilacıdır. Kur’an-ı Kerim’de mealen buyruluyor ki:
“Ey iman edenler, Allah’tan sabır ve namazla yardım isteyiniz. Allah-ü Teala elbette sabredenlerle beraberdir.” (Bakara – 153)
Derviş bir Camiye girdiği zaman da iki rekât Tahiyyetül-Mescit namazı kılar.
Tahiyye, selam vermek anlamına gelir. Tahiyyetül-Mescid de; mescide selâm vermek demektir. Mescide ilk giren kimsenin, Mescidin Rabbine selâm vermesi ve O’nu yüceltmek amacıyla iki rekât namaz kılması menduptur.
“Sizden her kim mescide girerse; iki rekât namaz kılmadan oturmasın.” (Buhârî)buyurmuştur.
Derviş bir türbeyi ziyarete gittiğinde usulüne göre hareket eder; Evliya’nın türbesini ziyaret etmek için kabrin başına vardığının da
Dergâh selamı verir. Arkasından;
11 İhlâs-ı Şerife
3 Felak suresi
3 Nas suresi
1 Fatiha suresi okunduktan sonra Peygamber (sav) Efendimizden itibaren bağışlama yapılır. Orada metfun bulunan evliyanın ruhuna da hediye edilir. Hediyesi verildikten sonra, Derviş; orada yatan zat’a müntesib olduğu üstadının selamını söyleyip kendini tanıtır.
Sonra destur alır, sırasıyla Tevhid-i şerif, Lafza-i celal, Hay, Hu, esmalarını okur. Daha sonra Kur’an-ı Kerim okuyup dua edilir. Yapılan zikrin, okunan Kur’anın ve yapılan duanın sevabı dahi, yine Peygamber (sav) Efendimizden başlamak üzere silsile-i saadete hediye edilir. Ve dergâh selamı verilerek oradan çıkılır.
İşte bir dervişin günlük hayat içerisinde yapması gerekenler bu şekildedir. Şayet kişi bu reçeteye uyacak olur ise Allahın izniyle manen çok istifade eder.
Her farz namazdan sonra 14 defa ya Vehhab okuruz. Bu üstadımıza verilen bir tesbihattır oda evlatlarına bunu uygulamaları için tavsiyede bulunuştur. Vehhab (cc) ismi, çok verici, çok genişletici anlamındadır.
Birde farz namaz kılındıktan sonra 33 defa subhanallah,33 defa elhamdülillah,33 defa Allahü ekber tesbihatına da muhakka devam edin zira Peygamber Efendimiz “Kim, farz namazı bitirince, yerinden kalkmadan bir defa Âyet-el kürsiyi okuyup 33 defa Sübhanallah, 33 defa Elhamdülillah, 33 defa Allahü ekber derse, 99 olur. Bir defa da La ilahe illallahü vahdehü la şerike leh lehül-mülkü ve lehül-hamdü ve hüve ala külli şeyin kadir, dese Hak teâlâ o kişinin günahlarını affeder.”buyuruyor.
Sahabenin Fakir olanları Ya Resulallah; zenginler derece ve nimet bakımından bizi geçtiler. Biz namaz kılıyoruz, onlar da kılıyorlar; biz oruç tutuyoruz, onlar da tutuyorlar; fakat onlar, zekât, sadaka veriyor, köle azat ediyor, biz edemiyoruz dedikleri zaman,
Peygamber efendimiz buyurdu ki:
Sizden üstün olanlara yetişebileceğiniz, sizden aşağı olanları geçebileceğiniz ve sizin yaptığınız gibi yapanlar hariç, sizden başka kimsenin üstün olamayacağı bir şey öğreteyim. Her namazın sonunda 33 defa Sübhanallah, 33 defa Elhamdülillah, 33 defa Allahü ekber, bir kere de “Lâ ilâhe illallahü vahdehü lâ şerike leh lehül mülkü ve lehül hamdü ve hüve ala külli şey’in kadir” söyleyin! Fakirler, Zenginler de bizim gibi tesbih çekip, yine bizi geçiyorlar dediklerinde, Resulullah efendimiz buyurdu ki: Bu, Allah-ü Teâlâ’nın fazlıdır, dilediği kimselere verir.(Ebu Davud)buyuruyor.
Derviş günlük kıldığı beş vakit namazlardan sonra da
166 Tevhid,
33 Ya Allahu,
100Ya Mümin,
100 Ya Latif,
33 defa selamun gavlen mirrabbirrahim okur.
Allah-ü Teala bizleri söylediklerimizle sizleri de işittiklerinizle amel etmeyi nasib eylesin Allah-ü Teala seveceği gibi eylesin